13 Haziran 2016 Pazartesi

Akresyon Teorisi ( Accretionary Theory)

Akresyon Teorisi ( Accretionary Theory) :

Gezegenlerin küçük kozmik toz parçaçıklarının daha büyük kütle oluşturmak üzere yoğunlaşmaları/kondense olmaları sonucu gezegenlerin meydana geldiğini öneren teori.

Akresyon Prizması ( Accretionary theory)

Akresyon Prizması ( Accretionary theory) :

Bknz. Yığışım prizması.

Akostofitolit ( Acaustophytolith)

Akostofitolit ( Acaustophytolith) :

Organik yoldan türemiş mineral maddesinin birikmesiyle oluşmuş bir kayaç. Örnek: Diyatomlardan veya numulitlerden oluşan kayaçlar.

Akrobatolit Evresi ( Acrobatholithic Stage)

Akrobatolit Evresi ( Acrobatholithic Stage) : 

Bir batolitin aşınmasında bir evre; aşınma batolit içini büyük alanlarını ortaya çıkaracak kadar derine inmemiştir.

Akostobiyolit ( Acaustobiolith)

Akostobiyolit ( Acaustobiolith) :

1. Biyolojik etkinlikle türeyen yanmaz bir çökeldir. Örnek : Kireçtaşı

2. Tamamıyla mineral nitelikli yanmaz organik çökeltilerdir.


Akondrit ( Achondrite)

Akondrit ( Achondrite) :

Kondrül içermeyen, düşük demir-nikel içerikli nadir taşsı meteorit. Bir Kondritden daha iri kristalli bir dokuya sahiptir. Bazaltik akondritler yer yuvarındaki bazik lavlara oldukça benzerler.



Akmit ( Acmite) min.

Akmit ( Acmite) : 

Kimyasal Formülü :NaFe(SiO3)2

Klinopiroksen mineral gurubunun bir üyesi; kahverengi veya yeşil renkli bazı alkalice-zengin kor ve metamorfik kayaçlarda bulunur; özgül ağırlığı 3,50 - 3,55 gr/cm3, sertliği 6,00 - 6,50; uzun, sivri uçlu prizmatik kristaller halinde bulunur.




Akmaz Göl ( Oxbow lake )

Akmaz Göl ( Oxbow lake ) :

Hilal - şekilli, çoğunlukla kısa ömürlü, durgun su kütlesi. Bu tür göller menderes yapan nehirlerin daralan boyunlarını kesip, akış güzergahını değiştirip, eski güzergahını terketmesi, orjinal bentlerin silt ile dolması sonucu suyun kanalda haps olmasının sonuçu oluşur.


Akmaz ( Ox Bow veya Cut-off )

Akmaz ( Ox Bow veya Cut-off ) :

Bir nehrin artık ana akıntı taşımayan kısmı. Oluşum menderes yapan bir nehir kanalının yanal göçü ile ilişkilidir.
Nehir yılankavi aktığı boğazda kanal uzunluğunu kısaltır. (kanalın iki yakası birleşir) ve geriye yaklaşık U - şekilli bir artık kanal bırakır.


Akma Mekanizması (Creep mechanism)

Akma Mekanizması (Creep mechanism) :

Yer yuvarı yüzeyinde ve daha çok ta derinliklerde malzemenin deformasyona uğraması mekanizması. Bunlar;
1- Kataklastik; Bireysel daneler veya parçalar fiziksel olarak dönme veya birbirlerine göre kayma gösterirler
2- Yer değiştirme akması ( Dislocation creep)
3- Yeniden - Kristallenme
4- Bireysel atomların difüzyonu.
Her mekanizma basınç, sıcaklık ve basıncın etkileme süresine bağlıdır. 

Akma Gnaysı ( Flow-gneiss )

Akma Gnaysı ( Flow-gneiss ) :

Henüz katılaşma tamamlanmadan önce magma kütlesinin akma geçirmesiyle yapısını kazanmış olan gnaystır.

Akma Bantı Yapısı ( Flow banding structure )

Akma Bantı Yapısı ( Flow banding structure ) :

Mostra ölçeğinde, makroskobik akma yapıları riyolit dahil lav akıntılarında gözlenir.

Akma Bantı Dokusu ( Flow banding Texture )

Akma Bantı Dokusu ( Flow banding Texture ) :

Özellikle riyolit gibi yüzey kayaçlarında gözlenen, mikrolitlerin yönlenmesi ile oluşmuş mm - ölçekli bantlı yapıdır.
Bantlar kimyasal bileşim farklılığı nedeniyle farklı renkli vee türbülanslı akma nedeniyle de düzensiz yapıda bulunurlar.

File:Flow banded rhyolite.JPG

Akma ( Creep )

Akma ( Creep ) :

1. (Sürünme) Yerçekimi etkisi ile regolit veya moloz yığını yamaç aşağı yavaş hareketi. Akma için regolitlerdeki gerekli karışma (gevşek hale gelme) donma - çözülme, genleşme - büzüşme, kaydırıcı fonksiyonu gören su ilavesi ile yuva yapan canlılar tarafından sağlanır.

2. Uzu süre düşük diferansiyel gerilme altında kalan mineral davranışı tipik olarak viskoelastik birim deformasyonlu başlangıç transient akmasının ( primary creep ) bir başlangıç safhasında vardır. Bu safha ilerleyerek daha sonra tamamen saf viskoz birim deformasyon gerçekleşir. Bu durum, akmanın son safhasında (tertiary) mineralin kırılmasına kadar sürer.

Aklé kumulu (Aklé dune)

Aklé kumulu (Aklé dune) :


Özellikle Batı sahra'da bulunan kumul ağı içinde kullanılan fransızca bir terim. Ağın temel birimi, hakim rüzgar yönünde dik yılankavi (  sinüsoyidal ) kumul sırtlarıdır. Böylesi kumul yapıları, tek yönlü rüzgar ve bol kum malzemesi gerektirir.

Akkor ( Incandescent)

Akkor ( Incandescent) :

Isıyla Işın saçar hal veya ısıyla akkor veya parlak olmuş anlamında bir terim.


Güneş

Akitard (Aquitard)

Akitard (Aquitard) :

Yavaş hızda su geçirebilen yarı gecirimli bir kaya birimi. Bu tür formasyonlar pratikte geçirimsiz olarak kabul edilir.
Örnek : Kil Tabakaları

Akitaniyen ( Aquitanian)

Akitaniyen ( Aquitanian) :

Miyosenin en altı veya oligosenin en üstüdür.

Akiklüt ( Aquiclude)

Akiklüt ( Aquiclude ) :

Gözenekli ve soğurma özelliğine sahip olmakla beraber, bir kuyu veya kaynak için yeterli bir hızda suyu iletmeyen formasyon.

AKİK (Agate)

Akik ( Agate) : 
Kristokristalin kalsedonik silis ( SiO2)'in bir çeşidi. Kalsedona benze ancak demir ve manganez kirlenmeleri (safsızlıkları) sık olarak konsantrik olarak çökelen farklı renkli bantlara vücut verir. Yosunlu (veya Yosun) akik hassas, eğrelti otu benzeri, dentdritik şekiller içerir ve kesilip parlatılarak dekoratif amaçlı kullanılır.


5agat, Brazylia.jpg

Agate3 hg.jpg

Agate1 hg.jpg

Mineral Ágata GDFL9.jpg

Mineral-img 0263.jpg



Akifüj

AKİFÜJ (Aquifuge) : Gözeneksiz veya bağlantılı gözenek bulundurmadığı için su tutma ve gecirme özelliklerine sahip olmayan katmandır.
Örnek : Kuvarsit, granit vb.